Dürüst Zürafa İle Mücevher Kutusu Masalı



Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; develer tellal iken, pireler berber iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken; savanın derinliklerinde yaşayan çok iyi kalpli bir zürafa varmış. Zürafa dürüstlüğü ve sadakatiyle tanınıyor ve diğer hayvanlar tarafından çok seviliyormuş.

Bir gün zürafa savandaki ağaçlardan birinin yüksek dallarından yaprak yerken ağzından bir parça çalı düşmüş. Bir de ne görsün; çalının içinde bir mücevher kutusu varmış ve zürafa bu kutuyu açarak içindeki mücevherleri görünce şaşkına dönmüş. Bu mücevherleri buraya kim koymuş diye düşünmeye başlamış.  Ancak zürafa, mücevher kutusunun sahibinin kim olduğunu bilmediği için kutuyu saklamaya karar vermiş.

Ertesi gün, savandaki diğer hayvanları meydanda toplayarak kaybolan mücevher kutusunun kime ait olduğunu sormuş. Zürafa kutuyu bulduğunu söylemiş. Kimse kutunun sahibini bilmiyormuş ancak zürafanın dürüstlüğüne güvenen hayvanlar, kutuyu zürafaya teslim etmiş.

Zürafa, kutuyu birkaç gün boyunca saklamış ancak sahibini bulamamış. Birkaç gün sonra önemsiz olduğunu düşündüğü için toplantıya katılmayan tilki zürafanın evine gelmiş. Onun bir mücevher kutusu bulduğunu öğrenmiş ve zürafaya, mücevher kutusunun kendisine ait olduğunu söylemiş.

Zürafa, her zaman söylediği yalanlarla ve diğer hayvanları kandırmasıyla nam salan tilkiye inanmamış. Tilkiye, “Peki! Söyler misin kutunun içinde neler var” demiş. Tilki önce “Ihıı ıhıı” yaparak boğazını temizliyor numarası yapmış ve gözlerini zürafanın gözlerinden kaçırarak, “Ne olacak canım? Yüzük ve küpe işte! Yoksa bana inanmıyor musun” cevabını vermiş.

Zürafa gülümsemiş ve “Tabii ki sana inanmıyorum. Bak yine yalan söyledin. Çünkü mücevher kutusunda kolye ve bileklik var” demiş. Tilki kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırıp giderken zürafa ona şöyle seslenmiş; “Yalan söylemek ve başkalarını aldatmak hiç doğru bir davranış değildir. Her ne pahasına olursa olsun doğruyu söylemelisin. Dürüst olursan herkes seni sever. Ama yalan söylersen hep yalnız kalırsın.”

Ertesi gün zürafanın evine, Türkiye’de sonbahar mevsiminin başlamasıyla birlikte savana göçen leyleklerden biri gelmiş. Leylek, Türkiye’ye göçerken yanında götürmeyi unuttuğu mücevher kutusunun zürafada olduğunu öğrenmiş. Zürafa leyleği de teste tabi tutmuş. Çünkü başkasına ait bir şeyi yanlış kişiye vermek istememiş.

Kutunun leyleğe ait olduğundan emin olunca, mücevherleri sahibine teslim etmiş. Leylek, Türkiye’deki arkadaşlarına hediye etmek için satın aldığı mücevherleri, bir sonraki ilkbaharda götürmek üzere alıp evine gitmiş. Bu masal da burada bitmiş.

Kaynak: https://uykumasali.com/

Yorumlar

Popüler Yayınlar